Kolonoskopi kalın barsak hastalıklarının teşhis ve tedavisinde kullanılan bir endoskopik yöntemdir. Kolonoskop adı verilen özel endoskoplar ile yapılır. Kolon kanser taraması ve teşhisi için en iyi tetkik yöntemidir. Kolonoskopi ile yapılan taramalar ve erken teşhis sayesinde kolon kanserinden ölüm oranları çok büyük ölçüde azaltılabilir. Kolon kanserinin öncül lezyonları olan poliplerin temizlenmesi sayesinde kanser oluşmadan engellenebilir. Bunun dışında iltihabi barsak hastalıkları, divertikül, alt gastrointestinal sistem kanamaları gibi durumlarda da en iyi tanı yöntemidir.

Kolonoskopi Nasıl Yapılır?

Kolonoskopi uygun barsak temizliği yapılmış hastalara sol yanlarına yatar pozisyonda, ucunda kamerası olan ve son 10-20 cm’lik kısmı kumanda ile istenilen yönde hareket ettirilebilen kolonoskop adı verilen özel endoskoplarla yapılır. Anüsten girilerek sırasıyla sigmoid, inen kolon, transvers kolon, çıkan kolon adı verilen kolon bölümlerinden geçilerek kolunun en son noktası olan çekuma ulaşılır. Çekum ince barsakların (terminal ileum) kalın barsağa bağlandığı yerdir. Apendiks te çekuma bağlıdır. Çekum karnın sağ alt bölgesinde yer alır. Crohn hastalığının tanısı için ince barsakların son kısmı olan terminal ileuma da girilerek inceleme yapılır. Çekuma ulaşılması kolonoskopinin yeterliliği açısından çok önemlidir ve fotoğrafla belgelenmesi yararlı olur. Çekuma ulaşıldıktan sonra acele edilmeden ve bütün alanlar dikkatlice incelenerek yavaşça çıkılır. Çıkış süresi 6 dk’dan kısa olmamalıdır.

Kolonoskopi işleminin yapılışı. Kolonoskop adı verilen cihazla rektumdan girilerek çekuma kadar ilerlenir

Kolonoskopi sırasında iyi görüş için hava verilerek kolonun gerilip açılması sağlanır. Kolon gerilmeye karşı duyarlıdır ve bu durum bazı hastalarda ağrıya neden olabilir. Polipektomi ve biyopsi gibi işlemler ise ağrıya neden olmaz. Kolonda polipektomi veya biyopsiyi algılayacak sinir lifleri yoktur. Kolonoskopun hareketi sırasındaki gerilmeler de hastayı rahatsız edebilir. Ancak bu rahatsızlıklar hastaların büyük çoğunluğu için bu tahammül edilebilecek düzeylerde kalır. Kolonoskopi hazırlığı sırasında yeterli, bol sıvı alınması kolonoskopun daha rahat kaymasına ve ağrının daha az olmasına yardımcı olur.

İşlemden dolayı çok endişeli, çok kaygılı hastalarda, korku nedeniyle ağrıya tahammül eşiği düşük olabilir. Bu hastalar için sedasyon veya genel anestezi uygulanabilir. Genel anestezi uygulanacaksa ülkemizde yasalar gereği bunun bir Anesteziyoloji uzmanı doktor veya onun kontrolündeki bir anestezi teknisyeni tarafından uygulanması şarttır. Genel anestezi sırasında hastalar uyur ve hiç bir şey duymaz. Ancak bir çok endoskopi merkezinde ve hastaların çoğunda yeterli anesteziyoloji uzmanı olmaması veya genel anestezi riskleri nedeniyle genel anestezi uygulanamamaktadır. Ancak anestezinin yapılmıyor olmaması hastaları çok önemli bir işlem olan kolonoskopiden caydırmamalıdır. Deneyimli bir uzman pek çok hastada ciddi bir ağrıya neden olmadan kolonoskopiyi yapabilir. Buna rağmen işlemi tolere edemeyen hastalara, bir çok merkezde midazolam etken maddeli ilaçlar ile sedasyon uygulanabilme imkanı sunulmaktadır. Midazolam anestezi uzmanı gerektirmeden kullanılabilmektedir. Bu ilaçlarla sedasyon yapılan hastalar çoğunlukla işlemi rahat bir şekilde tolere edebilmekte ve daha sonra hatırlamamaktadır. Bazı hastalarda ise sedasyon yeterli olmayabilir ve bunlar işlemi hissedebilir, ağrı duyabilir ve hatırlayabilirler.

Kolonoskopi Yapılmasını Gerektiren Durumlar (Endikasyonlar)
  • Kanama: Görülebilir şekilde veya gizli kan kaybı. (tanı ve tedavi)
  • Açıklanamamış demir eksikliğine bağlı kansızlık
  • Kolon kanser taraması ve takibi
  • Karın ağrısı
  • Kabızlık
  • İshal
  • Filmler, bilgisayarlı tomografi veya MR gibi tetkiklerde saptanan anormalliklerin ileri incelemesi
  • Ülseratif kolit tanısı ve takibi
  • Crohn hastalığı tanısı ve takibi
  • Polipektomi sonrası takip
  • Kolon veya rektum kanser ameliyatı sonrası takip
  • Kolon ameliyatı sonrası oluşan darlıkların ve diğer komplikasyonların tedavisi (Balon dilatasyonu vb)

Kolonoskopi gerekliliğine konu ile ilgili bir hekimin değerlendirmesi sonrası karar verilmesi gerekir. Aynı belirtiler olan bir hastaya kolonoskopi gerekirken bir başkasına gerekli olmayabilir. Her hastanın durumu farklı olduğundan hekim tarafından ön muayene yapılması şarttır. Örnek olarak 20-30’lu yaşlarda genç bir bayan hastadaki demir eksikliğine bağlı hafif bir kansızlığın menstruasyona bağlı olma ihtimali yüksek olduğundan şüphelendirici başka bir belirti yoksa kolonoskopi gerektirmez. Aynı durum 50 yaş sonrasında olursa kolonoskopi gerekli olur. Benzer şekilde genç bir hastada uzun süredir devam eden hafif karın ağrısı ve ishal çoğunlukla irritabl barsak sendromuna bağlı olabilir ve bunlarda kolonoskopi gerekmez. Ancak yine genç hastalarda görülen ve karın ağrısı, ishal yapabilen Crohn hastalığında ise kolonoskopi gerekli olur. Bu iki durumun ayırımını uzman bir gastroenterolog yapabilir ve gereksiz kolonoskopileri önleyebilir.

Kolonoskopinin en sık yapılma gerekçesi genellikle kolon kanser taramasıdır. Kolon kanseri toplumda oldukça yaygındır. Erken teşhisi ve bu sayede de çok başarılı bir şekilde tedavisi mümkündür.   Kolon kanseri çoğunlukla polip adı verilen ve kolonoskopi ile kolayca görülebilen kabarık, mantar şeklindeki oluşumlardan gelişir. Polip oluşumu ve gelişimi uzun bir zaman alır. Özellikle 50 yaştan sonra sıklığı artar. Poliplerin kolonoskopi ile çıkarılması mümkündür. Böylece henüz kanser oluşmadan, ameliyat ya da kemoterapi gibi başka bir tedaviye gerek kalmadan kolonoskopi ile aynı seansta, hem erken teşhis hem de tedavisi yapılmış olur.

Kolonoskopi Öncesi Hazırlık

Kolonoskopiden beklenen faydaların sağlanabilmesi için kolon temizliğinin iyi olması gereklidir. Bu nedenle kolonoskopi öncesi yeterli barsak temizliğinin sağlanabilmesi amacıyla bir kaç gün diyet yapılır. İşlemden önceki akşam veya sabah erkenden müshil kullanılarak barsaklar boşaltılır, temizliği sağlanır. Kolonoskopi öncesi yapılması gereken diyette asıl önemli olan bitkisel ve lifli (fiber) besinlerin kesilmesidir. Meyve, sebze, tahıl (ekmek vb) ve kuruyemişler kesilmelidir. Bunlar temizliği güçleştirir. Ekmek kesilmelidir. Süt ürünleri önerilmez.

Et, tavuk ve yumurta gibi protein içeren besinler posa bırakmadığı için tüketilebilir.

Çay (koyu), kahve, kola, vişne suyu gibi koyu renkli, boyalı içecekler alınmamalıdır.Açık çay içilebilir.

Müshil ilaçlar tarif edildiği şekilde kullanılmalıdır. Kolonoskopi öncesi barsak temizliğinde hem kullanımı daha kolay, hem daha etkili, hem de yan etkisi daha az olan Macrogol içeren ilaçları tavsiye ediyoruz. Diğer ilaçlarla aynı kalitede temizlik sağlanması biraz daha zor olmaktadır.

Kolon hazırlık diyeti için daha detaylı bilgiyi buradan okuyabilirsiniz.

Kolonoskopi Kalite Kriterleri

Kolonoskopiyi yapacak hekimin gastroenteroloji uzmanı olması, daha gelişmiş teknolojiyi kullanan yeni cihazlarla yapılması, gerektiğinde (veya istendiğinde) sedasyon veya anestezi yapılabilecek imkanlara sahip olması, her hastadan sonra cihazın bilimsel kılavuzlara uygun şekilde eksiksiz ve tavizsiz dezenfeksiyon işleminin yapılıyor olması da dikkat edilecek hususlardan olmalıdır.

Kolonoskopinin hasta için zor bir işlem olduğu ve tekrar yapılmasının kabulünün de zor olduğu göz önüne alındığında  iyi kalitede yapılmasının şart olduğu ortadadır. Kolonoskopi kalitesi ile ilgili olarak kabul edilen temel bilimsel ilkeler aşağıda sıralanmıştır.

  • Kolonoskopi endikasyonlarına uyum yüksek olmalıdır (%80)
  • Hastalara riskleri açıklanarak onayları yazılı olarak alınmış olmalıdır.
  • Kolonoskopi tarama sıklığı kurallarına uyulmalıdır (Mesela ortalama riski olan bir hastada kolon kanser taramasının 10 yılda bir yapılması).
  • Yeterli kolon temizliği sağlanmış olmalıdır.
  • Çekuma ulaşma oranı yeterli olmaldır. Yapılan tüm kolonoskopilerde (Herhangi bir nedenle yapılmış) %90 üzerinde ve tarama kolonoskopilerinde ise %95’in üzerinde olmalıdır.
  • Çekuma ulaşıldığı fotoğrafla belgelenmelidir.
  • Polip yakalama oranı (yalnızca adenom olduğu patolojik olarak ispatlanmış olanlar dahil, adenoma detection rate) Tüm tarama kolonoskopilerinde %25’in erkeklerde %30’un, kadınlarda ise %20’nin üzerinde olmalıdır.
  • Çekuma vardıktan sonra geri çıkış zamanı 6 dk’dan daha kısa (hızlı) olmamalıdır. Polip olanlarda daha uzun olabilir.
  • Kronik ishal (diyare) nedeniyle yapılan tüm hastalardan (%98) biyopsi alınmış olmalıdır.
  • Kolonoskopi sırasında saptanan ve 2cm’den küçük poliplerin tamamında bunların çıkarılma işleminin yapılabiliyor ve denenmiş olması lazımdır (%98). Bunlar bu polipektomiye girişilmeden sevk ediliyor veya cerrahi uygulanıyorsa orada yeterli kaliteden bahsedilemez.
  • Polipektomi sırasında oluşan kanamaların cerrahiye başvurmadan durdurulabilmesi
  • Ülseratif kolit ve Crohn kolitli hastalarda uygun aralıklarla tarama kolonoskopisi yapılmalıdır

Bunlar Amerikan Gastrointestinal Endoskopi Derneği (http://www.asge.org) tarafından bilimsel araştırmalar sonrası ortaya konan kolonoskopi kalite standartlarıdır. Kaynak: http://www.asge.org/assets/0/71542/71544/e399c476-36c3-4d4d-b7bd-4157bd0c8a55.pdf